AB’den Nabucco baskısı
Rusya’nın doğalgazı tehdit unsuru olarak kullanmaya başlamasının ardından, AB’yi soğuk kış korkusu sardı. Bu kapsamda Türkiye’ye Nabucco için kaynağı İran’dan sağlaması konusunda baskı yapan birlik, Ankara’nın pazarlık sürecinde de geri adım atmasına neden oluyor. Bu da Türkiye’nin İran’dan alacağı gazdan sağlayacağı kar oranını ciddi bir biçimde düşürecek.
Gürcistan ile Rusya arasında yaşanan krizin ardından AB ülkelerini “soğuk kış” telaşı sardı. AB bu nedenle Nabucco’nun imzalanması için Türkiye’ye de baskı yapmaya başladı. Bunun yanı sıra eylülün ikinci haftasında gerçekleştirilen Türkiye AB Troykası’nda da müza-kerelerin ilerleme sürecinden çok Nabucco’nun en kısa zamanda faaliyete başlaması gerektiği konuşuldu. AB’nin bu kapsamda Türkiye’den biran önce Nabucco için gerekli kaynağı sağlama çabalarını hızlandırmasını istediği belirtildi. Durumun, Dışişleri ve Enerji Bakanlıklarında da değerlendirilmesinin ardından, şu anda doğalgaz boru hattı için tek kaynak gibi görülen İran’a eylül ayının başında bir heyet daha gönderildi.
Türkiye, İran ile 17 Temmuz 2007’de bir mutabakat zaptı imzalamıştı. Mutabakat zaptına göre, İran’ın 14 trilyon metreküp rezerve sahip Güney Pars bölgesindeki doğalgaz sahalarından üçü “ihalesiz olarak” Türkiye’ye verilecek, Türkiye adına Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) önce bu sahalarda yatırım yaparak sahaları geliştirecek, çıkarılan doğalgazdan İran’a payı verildikten sonra kalan gaz, Türkiye’nin tüketiminde kullanılmak üzere getirilecek ve doğalgazın büyük bir bölümü Nabucco aracılığıyla Avrupa’ya gönde-rilecekti. İran’dan gelecek doğalgazın yıllık yaklaşık 20 milyar metreküp olması öngörülmüştü. Ancak anlaşma şartları bir türlü oluşmadı. Mutabakatın anlaşmaya bir türlü dönüştürülememesinin en önemli nedeni olarak doğalgazın fiyatı konusunda taraflar arasındaki uçurum olduğu belirtiliyordu. Ankara gazın bin metreküpünü 180 dolar seviyesinden almak isterken, İran tarafı 260 dolar seviyesinde diretiyordu. Türk tarafı da ücreti 210-220 dolara kadar yükseltmişti. Bunun yanı sıra Türk tarafı İran tarafındaki boru hattının yapım masraflarının da büyük bölümünü üslenmeyi taahhüt etmişti. Son olarak İran Cumhurbaşkanı Mahmut Ahmedinejad’ın Türkiye temasları öncesinde bazı görüşmeler gerçekleştirilmiş ancak yine sonuca ulaşılamamıştı.
Temaslar hızlandırılacak
Heyetin görüşmelerini tamamlayarak eylülün 3. haftasında Ankara’ya dönmesinin ardından ise, Enerji Bakanı Hilmi Güler’in ekim ayının ilk haftası içerisinde İran’la imzalanan mutabakatı anlaşmaya dönüştürmek umuduyla bir kez daha Tahran’a gideceği belirtiliyor. Ziyarette Ankara’nın fiyat anlaşmazlığını ortadan kaldırmak amacıyla yeni bir adım atması bekleniyor.
Heyetlerarasında yapılan görüşmelerde, fiyat konusunda yine İran’ın istediği düzeye çıkılmadığı vurgulanırken, AB’nin baskısı nedeniyle Türkiye’nin İran’dan alınacak doğalgazın bin metreküpüne 250 dolar seviyesinde fiyat teklif edeceği belirtiliyor. Ankara bu teklifin Tahran yönetimi tarafından kabul görmemesi gibi bir seçeneğin de olmadığını düşünüyor.
Nabucco yöneticisi geliyor
Öte yandan, 2009 yılı başından itibaren projenin biran önce gerçekleştirilmesi için, AB’nin Ankara’ya üst düzey bir yetkili göndereceği belirtiliyor. AB’nin Güney Avrupa’daki doğalgaz projeleri koordinatörü Jozias Van Aartsen’ın, Ankara’dan projenin karşılaştığı bazı “engeller”i çözmesini için AB aracılığıyla Türkiye’yi sık sık ziyaret edeceği kaydediliyor.
Nabucco nedir?
Toplam uzunluğunun 3 bin 300 kilometre olması öngörülen Proje 2002 yılında BOTAŞ tarafından başlatılmıştı. Türkiye’den çıktıktan sonra terminal ülke Avusturya’ya kadar sırasıyla Bulgaristan, Romanya ve Macaristan’dan geçecek boru hattına bu ülkelerin enerji şirketleri de eşit oranda (yüzde 20) ortak olmuştu. İnşaatına 2010 yılında başlanıp, 2020 yılında bitirilmesi öngörülen projeye göre hattan Avrupa’ya yıllık 31 milyar metreküp doğalgaz taşıyacağı ve 4.6 milyar Euro’ya mâl olacağı varsayılıyor. Hat, aynı zamanda AB’nin Trans-Avrupa Enerji Hattı’nın bir parçası olarak öngörülürken fi-zibilite ve mühendislik çalışmaları için de AB fonlarından faydalanılmıştı. Ancak bu yıl başında, hattın esas kaynak sağlayıcısı olması öngörülen Türkmenistan ve Kazak-istan’ın doğalgaz satış hakkını Rusya’ya devretmesi proje konusunda sıkıntı yaratmış ve hatta kaynak sağlayacak asıl doğalgazın İran ile Irak’tan alınması öngörülmüştü. Irak’ta güvenli ortamın bir türlü sağlanamaması nedeniyle, bu ülke de projeden çıkarılmıştı. Hattın olası tek kaynağı ise şimdilik İran.
Mahmut GÜRER
Kaynak: Cumhuriyet