6736 sayılı “Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılmasına İlişkin Kanun” TBMM Genel Kurulu’nun 3 Ağustos 2016 tarihli oturumunda kabul edildi. Söz konusu Kanun’un “Bazı varlıkların milli ekonomiye kazandırılması” başlıklı 7. maddesi aşağıdaki gibi açıklanmıştır.
I. Yurt dışında bulunan varlıkların Türkiye’ye getirilmesi
Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını, 31 Aralık 2016 tarihine kadar Türkiye’ye getiren gerçek ve tüzel kişiler, söz konusu varlıkları serbestçe tasarruf edebilirler.
Yukarıdaki hükümden de anlaşılacağı üzere, yurt dışındaki varlıklarını getirecek olan kişilerle ilgili Kanun’da herhangi bir sınırlama bulunmamaktadır. Buna göre mükellef olup olmadığına bakılmaksızın tüm gerçek ve tüzel kişiler yurt dışı varlıklarını Türkiye’ye getirerek, yasanın verdiği imkânlardan yararlanabileceklerdir.
Vergi Usul Kanunu uyarınca defter tutan mükellefler ise yukarıdaki kapsamda Türkiye’ye getirdikleri varlıklarını, dönem kazancının tespitinde dikkate almaksızın işletmelerine dâhil edebilecekleri gibi aynı varlıkları vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate almaksızın işletmelerinden çekebileceklerdir.
Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları, yurt dışında bulunan banka veya finansal kurumlardan kullanılan ve bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan kredilerin en geç 31 Aralık 2016 tarihine kadar kapatılmasında kullanılabilir. Bu takdirde, defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla, borcun ödenmesinde kullanılan varlıklar için Türkiye’ye getirilme şartı aranmaksızın bu madde hükümlerinden yararlanılır.
Bu maddenin yürürlük tarihi itibarıyla kanuni defterlerde kayıtlı olan sermaye avanslarının, yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının bu maddenin yürürlüğe girmesinden önce Türkiye’ye getirilmek suretiyle karşılanmış olması hâlinde, söz konusu avansların defter kayıtlarından düşülmesi kaydıyla bu madde hükümlerinden yararlanılır.
II. Yurt içi varlıkların kayıtlara alınması
Yurt içi varlıklarla ilgili hüküm sadece kayıtların düzeltilmesini içerdiğinden, bu düzenlemeden yalnız gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin yararlanması mümkün bulunmaktadır.
Buna göre, gelir veya kurumlar vergisi mükellefleri sahip oldukları, Türkiye’de bulunan ancak kanuni defter kayıtlarında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazlarını, 31 Aralık 2016 tarihine kadar, dönem kazancının tespitinde dikkate almaksızın kanuni defterlere kaydedebilirler. Bu takdirde, söz konusu varlıklar vergiye tabi kazancın ve kurumlar için dağıtılabilir kazancın tespitinde dikkate alınmaksızın işletmeden çekilebilir.
III. Getirilen varlıklar üzerinden vergi ödenmeyecektir
Daha önceki yıllarda uygulanan varlık barışlarında, beyan edilen veya bildirilen varlıklar üzerinden vergi ödenmesi gerekiyordu. Vergi oranı; yurt dışındaki varlıklar için yüzde 2, yurt içindeki varlıklarda ise yüzde 5 olarak uygulanmıştı.
Ama 6736 sayılı Kanun’da, yılsonuna kadar Türkiye’ye getirilecek olan varlıklar üzerinden herhangi bir vergi ödenmesi söz konusu değildir. Yurt içi varlıklar ile gayrimenkullerin kayıtlara alınması durumunda da aynı şekilde hiçbir vergi ödenmeyecektir.
IV. İnceleme ve tarhiyat yapılmaması
Yukarıdaki hükümler kapsamında; Türkiye’ye getirilen yurt dışı varlıklar veya kanuni defterlere kaydedilen yurt içindeki varlıklar nedeniyle, madde hükmünden yararlananlar ve bunların kanuni temsilcileri hakkında, başkaca bir neden ile gerekli olması hâli saklı kalmak üzere sırf bu işlemin yapılmış olmasından dolayı ve bu işlemden hareket edilerek, hiçbir şekilde vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı ile herhangi bir araştırma, inceleme, soruşturma veya kovuşturma yapılamaz, vergi cezası ve idari para cezaları kesilemez.
V. Bildirim ve beyan usulü
6736 sayılı Kanun’da bu varlıkların bildirimi veya beyanına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır. Ancak söz konusu maddenin son fıkrasında Maliye Bakanlığına varlıkların bildirim ve beyanına ilişkin hususları, bildirim ve beyanların şekli, içeriği ve ekleri ile yapılacağı yeri ve uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirleme yetkisi verilmektedir. Bu yetki çerçevesinde bildirim ve beyanın usul ve esasları Bakanlık tarafından belirlenecektir.
VI. Satış zararları
Yukarıdaki hükümler kapsamında Türkiye’ye getirilen yurt dışı varlıklar veya yurt içinde olup kanuni defterlere kaydedilen varlıkların elden çıkarılmasından doğan zararlar, gelir veya kurumlar vergisi uygulaması bakımından gider veya indirim olarak kabul edilmez.
VII. Süre uzatımı
6736 sayılı Kanun’da, gerek yurt dışında bulunan varlıkların Türkiye’ye getirilmesi, gerekse de yurt içinde bulunan fakat kayıtlarda yer almayan varlıkların kayıtlara alınmasına ilişkin son tarih 31 Aralık 2016 olarak belirlenmiştir.
Ancak Bakanlar Kurulunun yukarıdaki süreleri 6 aya kadar uzatma yetkisi bulunmaktadır. Buna göre Bakanlar Kurulu yurt dışı varlıkların Türkiye’ye getirilme süresi ile kayıtlarda bulunmayan yurt içindeki aynı varlıklar ile gayrimenkullerin kayıtlara alınmasına ilişkin süreyi 30 Haziran 2017 tarihine kadar uzatabilecektir.
Bugüne kadarki benzer uygulamalarda bu uzatma yetkisinin devamlı olarak kullanılmış olduğuna bakarak bu kez de uzatılacağını söylemek sanırız çok yanlış olmayacaktır. Ama yine de bu konunun Bakanlar Kurulunun yetkisinde olduğu unutulmamalıdır.
VIII. Yürürlük
6736 sayılı Kanun’un 13. maddesi uyarınca, yukarıdaki hükümler Kanun’un yayımı tarihinde yürürlüğe girecektir.