Sahte faturayı tanımanız ya da bundan korunmanız önemli. Çünkü olayda, parasal boyutuyla birlikte, hapis cezasına varan gerçekten ağır bir yaptırım silsilesi bulunuyor. Dolayısıyla, ticaretle uğraşıyor olsam sanırım başıma gelmesinden en çok korkacağım şeylerden biri de sahte fatura ya da faturaların muhasebe kayıtlarıma girmesi olurdu.
Diyelim ki iyi tanımadığınız bir satıcı ile “ucuza veriyor” diyerek alışverişte bulundunuz. Satıcınızın size verdiği faturanın gerçekten kendisine ait olduğunu bilebilir misiniz? Bu fatura bir başkasına ait ve sahte bir fatura da olabilir.
Hadi siz çok uyanıksınız diyelim, her türlü faturayı süzgeçten geçirebiliyorsunuz ya da kimlerle alışverişte bulunduğunuzu biliyorsunuz. Ama yetki verdiğiniz personelinizi kontrol edebilir misiniz? Ya onlar sizin kadar uyanık değilse? Onların da bilmeden sahte bir faturayı alma ihtimali en az sizinki kadar bulunuyor. Ya da çok ketum ve sert bir patronsanız, muhasebe departmanınızda çalışanlar, sizden çekindikleri için belgesi temin edilemeyen bazı harcamaları belgelendirebilmek ya da ödenecek vergi miktarını bir parça azaltabilmek amacıyla bir yerlerden sahte fatura temin edebilir ve bu yolla da kayıtlarınıza sahte belge girebilir.
İşin içine bir de hinlik katalım mı? Şöyle bir düşünün; bir çalışanınızın şirketteki bir yolsuzluğunu örtbas etmek amacıyla kayıtlarınıza sahte fatura sokması çok mu zor?
Örnekleri çoğaltmak mümkün. Bütün bunlar, rastlanan olaylar ve yaşanan gerçekler. Ancak bu gerçekler sizi, sahte fatura kullanımından doğacak müeyyidelerden kurtaramayacaktır. Çünkü siz, Ticaret Kanunu uyarınca basiretli bir tüccarsınız ve “basiretli tüccarın” bu konuda "bilmiyordum” deme hakkı yok, bilmek zorunluluğu var.
Tanıyabilir Misiniz?
Şimdi, başlıktaki soruya geçelim. Sahte faturayı nasıl tanırsınız? Yanıt maalesef olumsuz. Yani sahte faturayı tanıyamazsınız. Tanıyamazsınız derken, bunu elbette sahte faturayı bilmeden kayıtlarına almış olanlar için söylüyorum. Yoksa bilerek kullananlar, kayıtlarına soktukları belgenin sahte olduğunu zaten bilirler. Biz, konunun bilmeden kullanma boyutuyla ilgileniyoruz.
Diyebiliriz ki, sahte faturayı tespit etmek idare açısından çok kolay olmakla birlikte, mükellef açısından zor, bazı hallerde imkânsızdır. Gerçekten de sahte faturanın hasbelkader kayıtlarına girmiş bulunduğu bazı vergi mükelleflerinin faturayı evirip çevirip, “Ama bu naylon değil ki, bildiğimiz kâğıttan yapılmış” dedikleri “bir vakıa” olarak hep anlatılır.
Öyle ki, Danıştay’ın; “Faturaların biçimsel kurallara uygun olmasının, sevk irsaliyesi ve çek düzenlenmesinin, borsaya tescil yapılmasının, faturada gösterilen emtianın gerçekten faturaların düzenleyicisi gözüken kimselerden satın alındığını kanıtlamaya yeterli olmadığı” şeklinde bir kararı dahi bulunuyor. Yani fatura, şekli unsurları taşıyor olsa da malınızı gerçekten “o faturayı veren” kişiden almış olsanız da çek vermiş olsanız da idarece yapılan tespit ve değerlendirmeler sonucu o fatura “sahte” ise yapacak bir şey yok.
Neler Yapabilirsiniz?
Sahte faturayı tanıyamayabilirsiniz ancak sahte faturadan korunabilmek için bazı önlemler alabilirsiniz. Örneğin; öteden beri tanımakta olduğunuz veya muteber firmalarla alışverişte bulunabilirsiniz. Sahte faturadan korunabilmeniz için belki de en önemli tedbir kanaatimce budur. Bunun yanı sıra her zaman banka kanalıyla ödeme yapmayı âdet edinmelisiniz. Elden tahsilatı teklif edenlere, kâr marjı yüksek olsa bile, kulak asmamalısınız. Bu tedbir ise sizi sahte faturadan tam anlamıyla koruyamayacak olmakla birlikte, uğrayacağınız parasal yaptırımların şiddetini bir ölçüde azaltabilecektir. Çünkü, fatura muhteviyatı malı gerçekten almış olduğunuzu somut bir delille ispat etmiş oluyorsunuz.
Bazen, sahte fatura düzenleyenler o kadar cesur olabiliyorlar ki faturanın basım tarihinden öncesine ait tarihler için bile fatura düzenleyebiliyorlar. Bu açıdan, aldığınız faturalarda matbaa basım tarihleri ile düzenlenme tarihlerine ya da daha geniş olarak faturanın şekli unsurlarının varlığına dahi dikkat etmenizde fayda bulunuyor.
Bir de belgelendiremiyorum diyerek sahte faturaya eğilim göstermek yerine, gider pusulası ya da müstahsil makbuzu düzenleyebilme seçeneğinizi göz önünde tutabilirsiniz. Yani bir köylüden aldığınız sürü kuzuyu ya da eti, sütü, yoğurdu fatura dışındaki bazı yasal belgelerle de belgelendirebilirsiniz.
Diğerleri yapıyor mu bilemiyorum ama İstanbul V.D. Başkanlığı’nın olumlu bir uygulaması var. Başkanlığın, www.ivdb.gov.tr internet adresinden mükellef sorgulaması yapabiliyor ve faturasını aldığınız kişinin gerçekte vergi mükellefi olup olmadığını öğrenebiliyorsunuz.
Şayet içiniz rahat değilse bu konuda en çıkar yol, kayıtların kendiniz ya da bir müşavir tarafından tetkik edilerek şüphelenilen faturaların kayıtlardan çıkarılması ve pişmanlık talepli yeni bir beyanname verilmesidir. Çünkü bu takdirde sadece vergi ve faiz öder, yargılanmaktan ve ceza ödemekten kurtulabilirsiniz. Ben olsaydım, şirkette en önem verdiğim departman “muhasebe departmanı” olurdu. Zira, kaybedilen para kazanılabilir ama kaybedilen itibarın tekrar kazanılması kolay olmuyor.
Kaynak : Referans Gazetesi