Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında Kanun [1] gereğince, Türk parasının kıymetinin korunması hususunda kararlar alınmasına Bakanlar Kurulu yetkili kılınmıştır.
Bakanlar Kurulu bu yetkisini kullanarak; Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karar [2] ile konunun esaslarını belirlemiştir. Bu karar gereği tebliğler düzenlemeye de Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanlık yetkili kılınmıştır.
Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakanlık da bu yetkisini kullanarak; Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğ’ler ile konunun uygulama esaslarını belirlemiştir.
Türk parası kıymetini koruma hakkında kararlar ve bu kararlara ilişkin tebliğler uyarınca Merkez Bankasınca çıkarılan genelgeler de tebliğ hükmündedir.
Başta, “Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında” olmak üzere, “Dış Ticaret” ve “Kambiyo” mevzuatımızdaki düzenlemeler bu güne kadar bir çok değişikliğe uğramış olup kanun, karar ve tebliğler ile aşağıdaki şekilde yürürlüğü devam etmektedir.
TPKKH Kanun ile ilgili en son değişiklik 06.08.2003 tarihinde yapılmıştır. [3]
TPKKH 32 Sayılı Karar ile ilgili en son değişiklik 30.12.2006 tarihinde yapılmıştır. [4]
TPKKH 32 Sayılı Karara ilişkin, 2007-32/33 sayılı Tebliğ ile en son değişiklik 09.02.2007 tarihinde yapılmıştır. [5]
Yeni Düzenleme
Bilindiği gibi, Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Kararda, 30.12.2006 tarih ve 26392 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 2006/11472 sayılı Karar ile bazı değişiklikler yapılmıştır. Anılan Karara ilişkin 91-32/5 sayılı Tebliğ, 2006/11472 sayılı Karar ile getirilen düzenlemeler ve zaman içinde ortaya çıkan ihtiyaçlar temelinde güncellenerek 2007-32/33 sayılı Tebliğ Resmi Gazetenin 09.02.2007 tarih ve 26429 sayılı nüshasında yayımlanmıştır. [6]
A) 30.12.2006 Tarih, 2006/11472 Sayılı Karar İle Yapılan Düzenleme
– Diğer her türlü transferin serbest olması, bankalar ve firmaların maruz kaldığı bürokrasi dikkate alınarak ithalat taahhüt hesaplarının takibi uygulamasına son verilmiştir.
– Yurt dışından temin edilen kredilerle ilgili olarak T.C. Merkez Bankası’nın Sermaye Hareketleri Genelgesinde yer alan kredi sözleşmesi ibrazı ve Türkiye’ye getirilmeden kullanılacak kredilerle ilgili düzenlemeler uygulamada yaşanan bazı sorunlar nedeniyle Tebliğ hükmü haline getirilmiştir.
– Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 sayılı Karar’ın 13. maddesinin 4. fıkrası gereğince yurt dışında bulunan Türk iştirakli firmaların takibine ilişkin düzenlemelere yer verilmiştir.
– Bankacılık sistemindeki gelişmeler dikkate alınarak, Türkiye’de yerleşik kişilerin, yurt dışına yapacakları nakdi sermaye transferi yerine mal ihraç ederek bedelinin yurt dışında kurulacak şirket veya şubelerin sermayesine mahsup edilmesine izin verilmesi yönündeki uygulamaya son verilmiştir.
– 2006/11472 sayılı Karar hükmü çerçevesinde OECD ve AB kodları dikkate alınarak kişisel sermaye hareketleri tanımlanmıştır.
– 2006/11472 sayılı Karar ile yapılan düzenlemeye paralel olarak 4875 sayılı Doğrudan Yabancı Yatırımlar Kanununa ilişkin yönetmelikte adi şirket dahil tüm şirketlerin kapsanması nedeniyle bu konu ile ilgili hükümlere Tebliğde yer verilmemiştir.
– 2006/11472 sayılı Karar ile yapılan düzenlemeye paralel olarak Türkiye’de yerleşik kişilerin (özellikle bankalar), yurt dışında yerleşik kredi kartı kuruluşları ile lisans ve temsilcilik sözleşmeleri yapmalarına izin verilmesi yönündeki uygulamaya son verilmiştir.
– Yurtdışı müteahhitlik hizmetleri hakkındaki işlemlerin Dış Ticaret ve Gümrük Müsteşarları tarafından da yürütülmesi nedeniyle 02.02.1996 tarih ve 22542 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Yurtdışı Müteahhitlik Hizmetlerine ilişkin 96-32/16 sayılı Tebliğ yürürlükten kaldırılmıştır. Ancak, yurt dışı müteahhitlik hizmetlerinin ülke yararına geliştirilmesi ve desteklenmesi amacıyla ilgili kamu ve özel kuruluşlardan bilgi toplanması ile bunlar arasındaki bilgi paylaşımı ve koordinasyona katkıda bulunulması için Müsteşarlığa yetki tanıyan bir madde Tebliğe dercedilmiştir.
– Bankaların Türkiye’de ve yurt dışında yerleşikler adına döviz tevdiat hesabı açmasına ilişkin düzenleme, 32 sayılı Kararda aynı ifadelerle yer aldığından bu konudaki hükümlere Tebliğde yer verilmemiştir.
B) 09.02.2007 Tarih, 2007-32/33 sayılı Tebliğ ile Yapılan Düzenleme1.
1)İhracat Bedellerinin Yurda Getirilmesi: İhracat bedelleri, Merkez Bankası tarafından esas ve usulleri belirlenen ödeme şekillerinden birine göre yurda getirilerek bir bankaya satılır. İhracat bedellerinin beyan edilen Türk parası veya döviz üzerinden yurda getirilmesi esas olup, Türk parası üzerinden yapılan ihracat karşılığında döviz getirilmesi mümkündür. İşlenmemiş altın ihracatında ihracat bedellerinin yurda getirilmesi yükümlülüğü aranmaz.
İhracat bedeli ile transit ticarette satış bedelinin yolcu beraberinde efektif olarak yurda getirilmesi halinde gümrük idarelerine beyan edilmesi esastır. Ancak, Türkiye’de ikamet etmeyenlere özel fatura ile yapılan satış bedeli ve yabancı taşıtlar ile yabancı ülkelere sefer yapan yerli taşıtlara verilen yağ, yakıt, temizlik maddeleri ve kumanya bedellerini oluşturan efektiflerde beyan yükümlülüğü aranmaz.
Irak’a gerçekleştirilen ve tutarı 100.000 ABD Doları veya eşitine kadar olan ihracat veya transit ticarete ilişkin mal bedellerini oluşturan efektiflerde 31/12/2007 tarihine kadar beyan yükümlülüğü aranmaz.
2. Peşin Döviz:Peşin döviz karşılığında ihracatın 18 ay içinde gerçekleştirilmesi zorunludur. Ancak, gemi inşa ve ihraç (hazır gemi hariç) bedeli olan peşin dövizlerde bu süre 24 aydır. Dahilde İşleme İzin Belgesi ve Vergi, Resim ve Harç İstisna Belgesi kapsamında ihracat, ihracat sayılan satış ve teslimler ile döviz kazandırıcı hizmet ve faaliyetlerle ilgili olarak sağlanan peşin dövizlerin kullanım süresi belge süresi (ek süreler dahil) kadardır.
İade edilen veya süresi içinde ihracatı gerçekleştirilemeyen peşin dövizler prefinansman hükümlerine tabi olur. Prefinansman hükümlerine tabi hale gelen peşin dövizlerin, ihracat taahhüt sürelerinin ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde uzatılması halinde, alıcının muvafakat etmesi kaydıyla kullanım süreleri de verilen ek süre kadar uzatılmış sayılır. Alıcıdan temin edilen prefinansman peşin döviz hükmünde olup, döviz alışı peşin döviz olarak yapılır.
3. Özelliği Olan İhracat:Yurtdışına müteahhit firmalarca yapılacak ihracatın bedelinin 365 gün içinde yurda getirilerek bir bankaya satılması zorunludur.
Konsinye yoluyla yapılacak ihracatta bedellerin kesin satışı müteakip; uluslararası fuar, sergi ve haftalara bedelli olarak satılmak üzere gönderilen malların bedellerinin ise gönderildikleri fuar, sergi veya haftanın bitimini müteakip 180 gün içinde yurda getirilerek bir bankaya satılması zorunludur.
İlgili mevzuat hükümlerine göre yurt dışına geçici ihracı yapılan malların verilen süre veya ek süre içinde yurda getirilmemesi veya bu süreler içerisinde satılması halinde satış bedelinin süre bitiminden veya kesin satış tarihinden itibaren 90 gün içinde yurda getirilerek bir bankaya satılması zorunludur.
Yürürlükteki İhracat Rejimi ve Finansal Kiralama (leasing) Mevzuatı çerçevesinde yapılan kredili veya kiralama yoluyla yapılan ihracatta, ihracat bedelinin kredili satış veya kiralama sözleşmesinde belirlenen vade tarihlerini izleyen 90 gün içinde yurda getirilerek bankalara satılması zorunludur.
4. İhracat İşlemlerinde Sorumluluk:İhraç edilen malların bedelinin süresinde yurda getirilerek, bankalara satılmasından ve ihracat hesabının süresinde kapatılmasından ihracatçılar sorumludur.
Alacak hakkının satın alınması suretiyle ticari riskin faktör kuruluşlarınca üstlenilmesi durumunda, ihracat bedelinin yurda getirilmesi ile ilgili sorumluları belirlemeye Müsteşarlık yetkilidir.
İhracata aracılık eden bankalar ihracat bedellerinin yurda getirilmesini ve satışının yapılmasını izlemekle yükümlüdür.
5. İhracat Bedelinden İndirimler:İhracatla ilgili navlun, sigorta primi, komisyon, ardiye, depolama, antrepo, gümrük resmi, harç ve faktoring masrafları ile uluslararası para piyasalarında geçerli faiz oranlarını geçmemek üzere iskonto giderleri gibi masraflar için yapılacak indirimler ile konsinyasyon yoluyla ihraç edilen mallarla ilgili nakil, muhafaza, bakım ve fümügasyon, rafa, satış ve benzeri masrafların ihracat bedelinden mahsubu veya görünmeyen işlemlere ilişkin hükümler çerçevesinde döviz transferi talepleri bankalarca incelenip sonuçlandırılır.
Ticari teamüllerin gereği olarak satış akdinde veya akreditiflerde ayrıca varış yerinde tartı ve analiz yapılması şartı bulunuyorsa, tartı ve analiz sonucunda tespit edilen vezin noksanlığı veya kalite farkı ile ekspertiz ve tahkim ücretleri ve rafa (maniplasyon) masraflarının (hariçteki gözetme şirketleri ücretleri dahil) mal bedelinden mahsubu veya görünmeyen işlemlere ilişkin hükümler çerçevesinde döviz transferi talepleri bankalarca incelenip sonuçlandırılır.
Bedel getirme süreleri içinde yurda getirilen ihracat bedelleri, bağlı muamele hükümleri saklı kalmak kaydıyla ihracatçının ithalat bedelleri, sermaye hareketlerine ilişkin ödemeler ve görünmeyen işlemlere ilişkin giderleri ile transit ticaretinin alış bedeli ile mahsup edilebilir.
Dış ticaret mevzuatı hükümleri çerçevesinde gerçekleştirilen mal ihraç ve ithalinde, tarafların aynı kişiler olması ve ihraç bedellerinin yurda getirilme süresi içinde kalınması kaydıyla, mal ihraç ve ithal bedellerinin mahsubu mümkündür.
Yukarıda belirtilen haller dışında kalan talepler Müsteşarlıkça incelenip sonuçlandırılır. İhracat bedellerinden mahsuba izin verilen hallerde, ihracat bedelleri süresi içinde yurda getirilmiş sayılır. Mahsuba tabi tutulan kısım için mahsup tarihinde geçerli döviz alış kuru üzerinden döviz alım ve satım belgeleri düzenlenir.
6. İthalat Bedellerinin Ödenmesi:İthalat bedelleri, banka kaynaklarından, ithalatçıya ait döviz tevdiat hesaplarından, alışı yapılmamış ihracat bedelinden, kredi kartından veya sermaye hareketlerine ilişkin hükümler çerçevesinde sağlanan kredilerden karşılanmak suretiyle bankacılık teamüllerine ve alıcı ile satıcı arasındaki sözleşmelere uygun şekilde Türk Parası veya döviz olarak ödenir. Bağlı muamele yoluyla yapılacak ithalat hükümleri saklıdır.
Dış Ticaret Mevzuatı kapsamında yapılacak bağlı muamele veya takas işleminde, mukabil ithalatın yapılmaması halinde Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkındaki Karar ve bu Karara ilişkin Tebliğ hükümleri uygulanır.
İthalatta ödeme şekilleri ve Transit ticarete ilişkin esas ve usuller Merkez Bankasınca belirlenir.
7. Hesap Kapatma, İhbar ve Ek Süre :Ticari amaçla mal ihracında ve transit ticarette, bedelleri yurda getirilme süresi içinde gelen ihracat ve transit ticaret ile ilgili hesaplar aracı bankalarca kapatılır. İthalat taahhüt hesaplarının takibi yapılmaz.
Dış ticaret mevzuatı çerçevesinde bağlı muamele yoluyla yapılacak ihracata ait hesapların, verilecek süre (ek süreler dahil) sonundan itibaren 90 gün içinde kapatılması zorunludur.
Süresi içinde kapatılmayan ihracat ve transit ticaret hesapları aracı bankalarca 10 iş günü içinde muamelenin safhalarını belirten taahhütlü bir mektup göndermek veya makbuz mukabili teslim etmek suretiyle ilgili Kambiyo Müdürlüğüne ihbar edilir.
Kambiyo müdürlüklerince, ihbarı müteakip 20 iş günü içinde ilgililere hesapların kapatılmasını teminen 90 gün süreli ihtarname gönderilir. Bu süre içinde hesapların kapatılması veya ilgili tebliğde belirtilen mücbir sebep hallerinin ya da haklı durumun belgelenmesi gereklidir.
Mücbir sebeplerin varlığı halinde, mücbir sebebin devamı müddetince altışar aylık dönemler itibariyle ilgili Kambiyo Müdürlüğünce ek süre verilir.
Mücbir sebep halleri dışında kalan haklı durumların varlığı halinde, hesapların kapatılmasına ilişkin bir yıla kadar olan ek süre talepleri, firmaların haklı durumu belirten yazılı beyanına istinaden altışar aylık devreler halinde kambiyo müdürlüklerince, bir yıllık süreden sonraki ek süre talepleri Müsteşarlıkça incelenip sonuçlandırılır.
8. Mücbir Sebep Halleri:Mücbir sebep kabul edilebilecek haller;
a) İthalatçı veya ihracatçı firmanın infisahı, iflası, konkordato ilan etmesi veya faaliyetlerini daimi olarak tatil etmesi, şahıs firmalarında firma sahibinin ölümü,
b) Grev, lokavt ve avarya hali,
c) İhracatçı veya ithalatçı memleket resmi makamlarının karar ve işlemleri ya da muhabir bankaların muameleleri dolayısıyla hesapların kapatılmasının imkansız hale gelmesi,
ç) Tabii afet, harp ve abluka hali,
d) Malların kaybı, hasara uğraması veya imha edilmesi,
e) İhtilaf nedeniyle dava açılması veya tahkime başvurulması,
Mücbir sebep hallerinin tevsiki; (a) ve (e) halinin yetkili mercilerden, (b) ve (ç) halinin, ithalatçının bulunduğu memleketin resmi makamlarından veya mahalli odaca tasdik edilmiş olmak kaydıyla alıcı veya ithalatçı firmadan (harp ve abluka hali hariç), (c) halinin resmi makamlarımızdan, ithalatçının bulunduğu memleketin resmi makamlarından veya muhabir bankalardan, (d) halinin ise sigorta şirketlerinden, uluslararası gözetim şirketlerinden veya ilgili ülke resmi makamlarından alınmış belgelerle tevsik edilmesi şarttır.
Mücbir sebep halleri ile ilgili olarak yurtdışından temin edilecek belgelerin dış temsilciliklerimizce veya Lahey Devletler Özel Hukuku Konferansı çerçevesinde hazırlanan Yabancı Resmi Belgelerin Tasdik Mecburiyetinin Kaldırılması Sözleşmesi hükümlerine göre onaylanmış olması gerekir.
9. Terkin:Her bir gümrük beyannamesi veya transit ticaret formu itibariyle;
a) Mücbir sebeplerin varlığı dikkate alınmaksızın 100.000 ABD Doları veya eşitine kadar noksanlığı olan (sigorta bedellerinden kaynaklanan noksanlıklar dahil) ihracat ve transit ticaret hesapları doğrudan bankalarca ödeme şekline bakılmaksızın,
b) Mücbir sebep halleri göz önünde bulundurulmak suretiyle 200.000 ABD Doları veya eşitine kadar açık hesaplar Kambiyo Müdürlüklerince,
c) İhracatçının veya transit ticaret tacirinin bir önceki takvim yılında ve/veya cari yılda yurda getirdiği toplam ihracat ve transit ticaret bedeli döviz tutarının yüzde beşine kadar noksanlıklarda mücbir sebeplerin varlığı aranmaksızın açık hesaplar Kambiyo Müdürlüklerince, terkin edilmek suretiyle kapatılır. Bunun dışında kalan terkin talepleri ilgili tebliğde belirtilen mücbir sebepler ile haklı durumlar gözönünde bulundurulmak suretiyle Müsteşarlıkca incelenip sonuçlandırılır.
10. Süreler:
Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkındaki 32 sayılı Karar ile söz konusu Karara ek olarak yayımlanacak kararlarda ve bunlara ilişkin tebliğlerde belirtilen hak doğurucu ve hak düşürücü ve uyulmaması aykırılık oluşturan sürelerin hesaplanmasında işlemin yapıldığı gün hesaba katılmaz. Ancak, hesaplanacak sürelerin son günü resmi tatile rastlarsa, süreler izleyen ilk iş günü çalışma saati sonunda biter.
Süreler gün olarak ifade edilmiş bulunduğu takdirde ilk gün (işlemin yapıldığı gün) hesaba katılmaz. Günler ertesi günden hesaplanmaya başlanır ve süre son günün çalışma saati sonunda biter.
Süreler ay olarak gösterildiği takdirde sürenin bitimi, izleyen ayların işlem tarihine tekabül eden tarihteki günün mesai saati sonudur. O ayda işlem tarihine tekabül eden bir gün bulunmuyor ise sürenin bitimi ayın son günüdür.
Süreler yıl olarak belirlendiği takdirde ise sürenin bitimi, izleyen yılların işlemin yapıldığı ay ve tarihe tekabül eden ay ve tarihteki günün çalışma saati sonudur.
09.02.2007 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 2007-32/33 sayılı Tebliğ ile, konu ile ilgili 91-32/5 sayılı Tebliğ ve 96-32/16 sayılı Tebliğler yürürlükten kaldırılmıştır.
Yürürlükten kaldırılan tebliğ hükümlerine göre başlamış olup henüz sonuçlanmamış işlemler, ilgili tebliğ hükümlerine tabidir. Ancak aksine bir hüküm olmadıkça bu Tebliğ’in ilgililer lehine olan hükümleri uygulanır.
Yazımızın II.bölümünde, yeni düzenleme ile ilgili ayrıntılı açıklamalar yapılmış olup, özellikle;
>>İhracat bedellerinin yurda getirilmesi,
>>İhracat bedelinden indirimler,
>>Hesap kapatma, ihbar ve ek süre,
>>Terkin
Hususlarında önemli düzenlemeler yapılarak konu güncel hale getirilmiş bulunmaktadır.
Öte yandan;Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında (TPKKH) 32 Sayılı Karar’ın 8’inci maddesine göre; ticari amaçlarla ihraç edilen malların bedelinin, ilgili kararda öngörülen özel halleri ile bakanlıkça uygun görülen mücbir sebeplerden kaynaklanan gecikmeler hariç, fiili ihraç tarihinden itibaren en çok 180 gün içinde ihracatçılar tarafından yurda getirilerek bankalara veya özel finans kurumlarına, Türk parası olması halinde tevsiki, döviz ise satılması zorunludur.
Ancak; Söz konusu ihracat dövizlerinin en az %70 inin fiili ihraç tarihinden itibaren 90 gün içerisinde getirilerek bankalara veya özel finans kurumlarına satılması halinde bakiye %30 una tekabül eden kısmı üzerinde ihracatçı serbestçe tasarruf edebilir.
Kambiyo mevzuatına göre terkin sınırının 100.000 USD olarak uygulanması, diğer (vergi ve muhasebe) mevzuatımıza göre 100.000 USD’ye kadar olan ihracat bedellerinin hiç getirilmeyeceği anlamına gelmemelidir. [7]
Her halükârda ihracat bedelinin ve transit ticarette satış bedelinin banka aracılığı dışında yolcu beraberinde yurda getirilmesi halinde ülke farklılaştırılması ve miktar istisnası gözetilmeksizin 01.01.2002 tarihinden itibaren Döviz Beyan Tutanağı aranılması esastır. [8]
Dipnot ve Kaynaklar
(1) 1567 Sayılı TPKKH Kanun, 25.02.1930 tarih, 1433 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(2) TPKKH 32 Sayılı Karar, 11.08.1989 tarih, 20249 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(3) 06.08.2003 tarih, 25191 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(4) 30.12.2006 tarih, 26392 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır.
(5) 09.02.2007 tarih, 26429 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır
[6] T.C. Hazine Müsteşarlığı, 09.02.2007 tarihli basın duyurusu.
(7) Talha APAK-YMM, www.alomaliye.com 10.09.2005 tarihli, “İhracat Bedellerinin Yurda Getirilmesi Konusunda Yapılan Düzenleme İle Terkin Sınırı 50.000 USD’den 100.000 USD’ye Çıkarıldı” isimli yazısı.
Talha APAK
Yeminli Mali Müşavir / Öğretim Görevlisi
(8) Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Banka Kambiyo Genel Müdürlüğü’nün 20.12.2001 tarih, 95845 sayılı yazısına ilişkin T.C. Merkez Bankası’nın 31.12.2001 tarih, 2001/YB-98 numaralı genelgesi