Kemal Kükrer markası adı altında 103 çeşitle sirke pazarında yer alan Kükre Gıda, bu yıl 20 milyon YTL ciro hedefliyor. 1915 yılında Kemal Kükrer'in Eskişehir'de evinde üzüm sirkesi üreterek yola çıktığı serüven, bugün Gülel ailesine ait Eskişehir Kütahya yolu üzerinde bulunan 22 bin 500 metrekarelik ve İzmir Kemalpaşa'da bulunan 4 bin 500 metrekarelik en son teknolojinin kullanıldığı fabrikalarda Kükre Gıda olarak devam ediyor.
Kükre Gıda'nın Genel Müdürü Sabri Gülel, Kemal Kükrer markalı ürünlerin Akdeniz bölge distribütörü iken firmanın satılma kararıyla devreye girdiklerini ve şirketin 1999 yılında Kükrer ailesinden satın alındığı belirtiyor. 2 bin metrekarelik yılda 3 bin ton kapasitelik tesisin bugün 22 bin 500 metrekarelik yıllık 47 bin tonluk tesise dönüştüğünü belirten Gülel, "Kükrer ailesi, Kemal Kükrer mirasını 1999 yılında Gülel ailesine devretmiş ve bu aşamadan sonra teknoloji ve pazarlama ağı açısından Kemal Kükrer markasının gücüne güç katılmıştır" diyor.
103 çeşit ürün ile piyasada
"Kemal Kükrer'in doğal olanı sağlıklı ve hijyenik olarak tüketiciye sunma ilkesi bugüne kadar değişmeyen ilkemiz olmuştur" diyen Sabri Gülel, 90 yıldır hiç değişmeyen bu ilkenin getirdiği kalitenin sonucunda Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde özellikle Ege ve Güneydoğu Anadolu'nun aromatik üzümlerinden üretilen sirkelerin piyasalarda önemli bir pazar payı elde ettiğini vurguluyor. Piyasada 17 grupda 103 çeşit ürün ile yer aldıklarını yineleyen Sabri Gülel, 2006 yılında 13 milyon YTL cirolarını 2007 yılında 20 milyon YTL'ye çıkarmayı hedeflediklerini kaydediyor. Bu yılın sekiz aylık dönemini de firmaları açısından değerlendiren Gülel, "Birçok üründe hedefimizi yakaladık. Hatta bazı gruplarda hedeflerimizin üzerine bile çıktık. Sadece 2007 yılında yaşanan kuraklık sebebiyle sebze fiyatlarının arışı Turşu Kur'a yansıdı. Bu yüzden sirke Turşu Kur'da hedeflediğimiz seviyede satış yapamadık" görüşünü belirtiyor.
42 distribütörü bulunuyor
Ürünlerinin yurtiçi dağıtımı ve satış noktaları hakkında da bilgi veren Sabri Gülel, Türkiye genelinde 42 distribütörlüklerinin bulunduğunu ifade ediyor. Ürünlerinin yurt genelindeki bölge ve il bayilikleri aracılığıyla satış noktalarına ulaştığını söyleyen Gülel, "Ayrıca Migros, Tansaş, Metro, Carrefour, İsmar, Real, Bim gibi ulusal zincir marketlerin yanı sıra bölgesel ve yerel marketlerde tüketicilerle buluşmaktadır. Ayrıca bu mağazalara kendi markaları ile de üretim yapmaktayız" diye konuşuyor.
İhracat potansiyelleri hakkında da konuşan Sabri Gülel, ihracatta, 2006 yılında kapasite artırımına ağırlık verdiklerini belirtiyor. Şu anda yedi ülkeye ihracat yaptıklarını kaydeden Gülel, 2007 yılında 1 milyon 200 bin dolarlık ihracat gerçekleştirmeyi planladıklarını açıklıyor.
Kişi başına 500 ml sirke tüketiliyor
Sirke pazarı ile ilgili değerlendirmede de bulunan Sabri Gülel, Türkiye'deki yıllık sirke pazarının ortalama tüm çeşitler dahil 30 bin ton civarında olduğunu tahmin ediyor. Ulusal olarak da pazarda dört firmanın yer aldığını söyleyen Gülel, "İç Anadolu, Güney Marmara, Batı Karadeniz, Batı Akdeniz, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu de Kemal Kükrer markası hakimdir" diye konuşuyor.
Yıllık kişi başına da ortalama 500 ml sirke tüketildiğini bildiren Gülel, bunun yeterli olmadığını kaydederek, konuşmasını şöyle sürdürüyor:
"Sirke daha çok 40 yaş ve üstü hanımların turşu yapmak için kullandığı salatasında lezzet ve çeşni vermek amacıyla kullandığı bir üründü. Ancak son yıllarda yapılan çalışmalar reklam ve gazetelerdeki yazılar aracılığıyla sirkenin çok çeşitli meyvelerden de üretilebileceği, sos hazırlamada, diyetler de, hijyen amaçlı ve daha birçok alanda kullanıldığı anlatılarak tüketici kitlesi genişletilerek tüketimi artırmak hedeflenmiştir. Ancak yeterli seviyelerde olduğunu düşünmüyoruz."
Dünya pazarında ise durumun daha farklı olduğunu söyleyen Sabri Gülel, dünyada tüketimin daha küçük ambalajda ve daha special ürünlerde yoğunlaştığını belirtiyor. Gülel, dolayısıyla katma değeri daha yüksek ürünlerin pazarda yer aldığını sözlerine ekliyor.
En çok Arap ülkelerine gönderiliyor
Sirkeyi ihracat potansiyeli olan bir ürün olarak nitelendiren Gülel, potansiyel ülkeler olarak ise Avrupa, Amerika ve Ortadoğu'yı gösteriyor. Daha çok Avrupa ve Arap ülkelerine ihracat yapıldığını dile getiren Gülel, "Yüzde 60 Arap ülkeleridir. Geçen yıl 550 bin dolar ihracat yapıldı. 2007 yılında ise bu rakamın 850 bin dolara ulaşması hedefleniyor" diyor.
Sirke, 5.5 ayda üretiliyor
Yaklaşık 5-5.5 aylık bir süreçten sonra iyi kaliteli ve doğal bir sirke üretilebileceğini söyleyen Sabri Gülel, fabrikalarındaki üretim ile ilgili şu bilgileri veriyor: "İşletmeye gelen kuru üzüm veya elma şıra havuzlarına alınıp üzerine su ilave edildikten sonra şıranın içindeki şeker ve aroma maddelerinin suya geçmesi sağlanır. Bu şıra şarap fermentasyonuna tabi tutulup şarap elde edilir. Dinlendirme tanklarında 1.5-2 ay dinlendirme işlemine tabi tutulan şarap, sirke üretim fermentörlerindeki mısır koçanlarının üzerinde doğal olarak bulunan bakteriler sayesinde 10-15 günde sirkeleştirilir. Bu sirke iki ay dinlendirilip daha sonra tambur ve kieselgur filtrede parlatma işlemine tabi tutulup doluma hazır hale gelir."
Kaynak: Dünya Gazetesi
