Kamuoyunun ilgilendiği ‘haber’ buradadır. Kültürel farklılıklar ve derinlikler bir de ulaşılmak istenen kamuoyu katmalarının açılımında karşımıza çıkar. İyi tahlil edilmemiş kültürel derinlikler iletişimde başımıza ciddi sorunlar açabilir. ‘Kaş yapalım derken göz çıkartabiliriz’… Hele dış ülkelere yönelik bir iletişim programı ise sözkonusu olan, mesleki bağlamda bir yerel destek alınması kaçınılmazdır. Örf, adet ve gelenekler en dikkat edilmesi gerekli hususlar arasındadır.
Günümüzde, örneğin, ‘hediye’ vermenin kitabı yazılmıştır. İş aleminin, dünyanın neresinde hediye verirken nelere dikkat etmesi eğer bir kitaba konu olmuşsa, halkla ilişkiler mesleği ulaşmak istediği yerde kültürel birikimi göz ardı edemez.
Bir yabancı şirketin Ramazan ayında verdiği bir kokteyl o şirketin imajı için ne kadar olumludur?
Anadolu da kan davası güden iki aileye aynı kentte ayrı, ayrı bayilik verilmesi ilerde bir sorun olur mu?
Doktorlara yönelik iletişim programı kapsamındaki bir mektubu bir avukat kaleme alsa herhalde ‘amaç hasıl’ olur!
İçi fokur fokur horon tepmek için fıkırdayan bir topluluğa Mozart’ın saraydan kız kaçırma operasının üvertürü ne kadar anlamlı gelebilir?
Kurum kültürü ile öykümüzü anlatmak istediğimiz insanların kültürel derinlikleri nerede buluşacak?
Yönetim kademeleri, finans, insan kaynakları ve iş stratejilerinin gelişimi, ile ilgili yoğunluklarından kurtarabilseler belki bu konuya da el atabilirler…
Şükür ki, bu konularla ‘Halkla İlişkiler’ ilgilensin diyebiliyorlar…
Kaynak: Salim Kadıbeşegil, Halkla İlişkilere Nereden Başlamalı?, ORSA Halkla İlişkiler ve Pazarlama İletişimi A.Ş Yayınları