Finans, Muhasebe, Vergi...
Finansman

İş Geliştirme (Business Incubation)

İş Geliştirme (Business Incubation), şirketlerin kurulum ve  başlangıç aşamalarında bir dizi kaynak ve hizmet ile  başarılarını hızlandıran bir iş destek sürecidir. Bir business incubator’un asıl amacı finansal olarak canlı ve kendi başına durabilir bir forma ulaşan şirketler üretmektir. Incubator mezunları yeni iş yaratacak, yakın çevrelerini canlandıracak, yeni teknolojileri ticarileştirebilecek, sonuç olarak da yerel ve ulusal ekonomileri güçlendirecek potansiyele sahip hale gelirler. İncubator’ün tanımında kritik olan, rehber yönetimin, teknik yardım ve danışmanlığın genç şirketlere sağlanmasıdır. Genellikle şirketlere büyümeleri için gerekli olan uygun kiralı çalışma mekanları, esnek kiralar, paylaşılan temel iş hizmetleri, teçhizatları, teknoloji destek hizmetleri ve de ileriki aşamalara geçişte gerekli olan finansı sağlarlar.

Incubatorlerin organizasyon yapıları hizmetleri sunuş şekillerine göre çeşitlenirler. Amaçları da çeşitlenebilir. Yerel ekonomileri çeşitlendirmek ve istihdam yaratmak, büyük şirketler ya da üniversitelerden teknoloji transfer etmek, şehirlerin içlerindeki az gelişmiş bölgelere zenginlik katmak, kendi toplumlarında ve dünya üzerindeki yaşamlara zenginlik katacak ürün ve hizmetler yaratmak gibi.

İlk incubation programları çeşitli teknoloji şirketlerine ya da hafif endüstri birleşimi olan teknoloji ve hizmet şirketlerine -ki bugün bunlara "karışık kullanımlı incubation" diyoruz- odaklanmışlardır. Buna rağmen son yıllarda yeni incubatorlerin gıda prosesleri, medikal teknolojiler, uzay ve seramik teknolojilerine, sanata ve zanaata, yazılım geliştirme konularında da destekleri gözlenmektedir. Diğer taraftan mikro işletmeleri, kadınların ve azınlıkların ihtiyaçlarını, çevreyi desteklemeyi ve iletişimi hedefleyen programlar da bulunmaktadır.

Bilinen ilk Business Incubator, The Batavia Industrial Center, New York’ta 1959’da kurulmuştur. Ancak 1970’lerin sonlarına kadar pek çok topluluk tarafından erken aşama şirketlerine sınırlı olanaklarla destek olma fikri anlaşılmış bulunmuyor. ABD’de 1980’ler civarında, on yıl öncesine kadar önemli sayıda fabrikaların kapanmasına şahit olmuş bir bölge olan endüstri yoğun Kuzey doğu da olmak üzere, yaklaşık olarak 12 adet business incubation faaliyet göstermektedir. 1980’ler boyunca, business incubation endüstrisi hızlı şekilde büyürken, az sayıda uzak görüşlüler, sadece endüstrileşmeyi ve büyük kurum genişlemelerini cazip bulan genel ekonomik gelişme stratejisinin limitlerini görebilmiştir. Yerel ekonomileri desteklemek için yeni işler yaratmanın ve geliştirmenin değeri farkedilmeye başlandıkça, yeni girişimleri desteklemek için daha fazla business incubation kurulmaya başlanıyor. Bu aktiviteler sözkonusu periyod boyunca ekonomiyi sürükleyen güç olarak görünmekte.

1980’lerin ortalarında, SBA, ABD KOBI Yönetimi (The US Small Business Yönetimi), bölgesel konferanslar düzenleyerek business incubationlar hakkında güçlü bir propaganda sergilemiştir. SBA bu dönemde bir gazete yayımlamış ve birkaç kitap hazırlamıştır. Bu aktiviteler sonucu yıllık incubator açılış sayısı 20’ye yükselmiştir. 1984’ten 1987’ye kadar 70’den fazla açılmıştır. Son yıllarda ise tüm dünyada business incubation concepti kucaklanmış durumdadır.

Bu endüstri içindeki bilgi paylaşım ihtiyacı üzerine 1985 yılında National Business Incubation Association kurulmuş ve üye sayısı 1450’ye ulaşmıştır. Dünyada ise 4000 civarında olduğu tahmin edilmektedir.

Incubation programları değişik şekil ve büyüklüklerde ve değişik pazar ve kesimleri hedef alabilmektedirler. Kuzey Amerika’dakilerin yaklaşık %90’ı kar amacı gütmeyen organizasyonlar olup ekonomik gelişime odaklanmışlardır. %10’u ise yatırımcılarının kar beklentileri üzerine kurulmuşlardır. %47’si karışık kullanım -çeşitli iş girişimlerine açık- olup, başlangıç aşamasındaki işletmelere hizmet ederler. %37 teknolojiye odaklıdır. %7’si imalat sektörünü, %6’sı hizmet, %3’ü niş pazarları hedef alan topluluk canlandırma projelerini hedef alır. Bussines incubator’ların %44’ü müşterilerini kırsal alandan, %31’i şehirlerden bulmaktadır.

Müşterilerine finansal destek bulabilmek için ABD’de daha örgütlü ve kurumsallaşmış bulunan Melek Yatırımcı’lar (Angel Investor) ve Risk Sermayedarları (Venture Capitalist) ile ilişki halindedirler.
 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir