Finans, Muhasebe, Vergi...
Diğer Gündem

Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği Zirvesi

Obama’yı bekleyen çözüm

Peru’nun başkenti Lima’da gerçekleştirilen APEC Zirvesi’nde ekonomik kriz için yine bilinen görüşler dile getirildi. Uluslararası ekonomik sistem için yapılacak pazarlığın Obama’yı beklediği belli oluyor.

Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) Sanayi ve Ticaret Zirvesi, 22 Kasım’da Peru’nun başkenti Lima'da toplandı. APEC'in 21 üyesinden yaklaşık 1200 temsilcinin katıldığı ve iki gün süren zirvede, dünya ekonomisi ve finans kriziyle ilgili konular ele alındı. Peru Devlet Başkanı Alan Garcia zirvenin açılışında yaptığı konuşmada, örgüt üyelerinden ekonomik ortamı düzeltmek için işbirliği yapmalarını ve piyasalarını birbirlerine açarak ticari korumacılığı önlemelerini istedi. Garcia, Çin'in ekonomik gelişme modeli ile politikalarını başka ülkelerin örnek alması gerektiğini de ifade etti. ABD Başkanı George Bush, başkan olarak katıldığı son uluslararası toplantı olan APEC zirvesinde yaptığı konuşmada 1930’ların depresyon yıllarında uygulanan, himayeciliğin küresel ekonomik felakete yol açtığını hatırlattı. ABD Başkanı devletin piyasalara müdahale etmesine kesinlikle karşı olduklarını tekrarlayarak “Bütün çabalarımızı, ekonomik büyümenin üç gücünde yoğunlaştırılmalıyız: hür piyasalar, hür ticaret ve hür insanlar” sözlerini dile getirdi.

KRİZİN YAYILMASI

Zirvede konuşan Çin Devlet Başkanı Hu Jintao da, bütün ülkelerin güveni artırarak ve eşgüdüm ile işbirliğini yoğunlaştırarak finans krizinin daha da yayılmasını önlemek için ellerinden geleni yapması ve böylece dünyanın ekonomik büyümesini pekiştirmesi çağrısında bulundu. Hu, yeterli düzeyde istişare yapılması temelinde uluslararası finans sisteminde reform yapılmasını da istedi. Sürdürülebilir bir biçimde gelişebilecek dünya ekonomi sistemi, hoşgörü ve düzene dayalı uluslararası finans sistemi, adil ve haklı uluslararası ticaret sistemi ve adil ve etkili küresel gelişme sistemi oluşturmaya devam edeceklerini kaydeden Çin devlet başkanı, ülkesini geliştirirken, işbirliği ortaklarının, özellikle gelişmekte olan ülkelerin haklı kaygılarını da göz önünde bulunduracaklarını belirtti. Hu Jintao, dışa açılmaya dayalı temel devlet politikasını sürdürerek uluslararası ekonomik işbirliğine daha etkin biçimde katılacaklarının da altını çizdi.

APEC zirvesinde gündem maddelerini mali kriz, çıkmaza giren Doha turu, dünya ticaret görüşmeleri ve enerji ikmali oluşturuyordu. Kapanış bildirisinde daha öncekiler gibi niyet açıklamaları dışında pek somut kararların yer almaması, üyeler arasındaki bir takım çıkar tartışmalarının krize rağmen halen devam ettiğinin bir göstergesiydi. ABD, Rusya ve Japonya gibi sanayileşmiş ülkelerle, Çin ve Güney Kore gibi sanayileşmesini tamamlamak üzere olan ülkeler arasındaki çıkar çatışması görüş ayrılıklarını tetiklemiştir. Bölgesel işbirliğinde de görüş ayrılıkları ortaya çıkmıştır. Meksika, Şili ve Peru gibi Latin Amerika ülkeleri ortak tutum üzerinde anlaşamıyorlar. Bu nedenle zirvenin asıl değeri, kısa zamanda dar bir alanda ikili konular hakkındaki ikili görüşmelere imkân tanımasından kaynaklanıyor. Bütün ülkeler de bu fırsattan yararlanmaya çalıştı. ABD Başkanı, Rus, Japon, Kanadalı ve Güney Koreli meslektaşlarıyla buluşurken Peru ile Japonya, bölgeler arası ekonomik anlaşmalara varmanın zorlaşması nedeniyle ikili serbest ticaret anlaşması imzaladılar.

Sonuç olarak, toplantıdan sonra yayımlanan "Lima Deklarasyonu"nda, örgüte üye ülkelerin liderleri veya temsilcileri bölgesel ekonomik bütünleşmeyi uygulama sürecini devam ettirme taahhüdünde bulundu. Bogor Hedefleri'ni gerçekleştirmede üyelerin elde ettiği ilerlemeleri APEC'in olumlu karşıladığı belirtilen deklarasyonda, bölgede kargo ve hizmet ticareti ile sermaye dolaşımını liberalleştirme sözü yinelendi. Deklarasyonda APEC'in ticareti kolaylaştıracak iki aşamalı bir eylem planının hayata geçirilmesiyle ilgili çalışmaları onayladığı ve 2010 yılına kadar ticaret masraflarında yüzde 5 oranında yeni bir azaltma uygulamasına gidilmesine çalışacağı ifade edildi. Bölgedeki finans piyasasının pekiştirilmesinin öneminin vurgulandığı deklarasyonda, telif ve patent haklarının korunacağı taahhüdü tekrarlandı. Örgüt üyelerince sahte ve korsan ürünlerle mücadele alanında sağlanan ilerlemeler ve patent sistemini iyileştirmek için harcanan çabalar da takdirle değerlendirildi. Bunun yanında bağlayıcı olmayan ve büyük ölçüde geçtiğimiz ay Washington'da yapılan G20 toplantısının sonuçlarının benimsendiği bildiride, "Washington Bildirisini destekliyoruz" ifadesi de yer aldı. Ortak bildiride liderler, dünya ekonomisinin derin bir resesyona girmesini engellemek için küresel kredi kurumlarında reform yapılması ve küresel ticaret görüşmelerinde ilerleme sağlanmasını kararlaştırdı. Bunun yanında, Asya Pasifik ülkeleri liderleri küresel mali krize önümüzdeki yıl boyunca serbest ticareti sınırlayacak uygulamalarla yanıt vermeme konusunda mutabakata vardı.

KUZEY KORE

Zirvenin ekonominin dışındaki diğer gündem maddesini ise uluslararası sorunlar oluşturdu. Bu sorunların başında gelen Kuzey Kore’nin nükleer programı özellikle ABD tarafından Çin ve Rusya’nın önüne kondu. Konu hakkında açıklama yapan ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Kuzey Kore'nin nükleer programıyla ilgili 6'lı görüşmelerin 8 Aralık'ta Çin'de yapılacağını söyledi. Rice, yaptığı açıklamada, görüşmelerin bu turunun amacının, Kuzey Kore'nin silahsızlanması konusunda uzlaşma sağlanması olacağını bildirdi. Kuzey Kore'nin nükleer programı konusundaki ilerleme sürecinin bir düş kırıklığına sebep olup olmadığı biçimindeki bir soruyu Rice, ''Kuzey Korelilerin bir nükleer programa ulaşmaları 30 yıldan fazla zamanlarını aldı. Çözümünün de daha fazla zaman alacağını düşünüyorum'' diye yanıtladı. Hatırlanacağı üzere geçtiğimiz aylarda ABD, Kuzey Kore’yi terörist devletler listesinden çıkarmıştı.

Öte yandan Rusya’nın APEC konusundaki tutumunu en iyi Rusya devlet başkanı dile getirdi. APEC üyesi bazı ülkelerin kriz sonrası dönemin liderleri olacağını iddia eden Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev, 21 Kasımda Washington Times'da yayımlanan makalesinde istikrar ve refah adına APEC'in daha fazla rol üstlenebileceğini hatta üstlenmesi gerektiğini yazdı. Modern dünyanın hızla değiştiğini ve eksen kaymasının özellikle Asya Pasifik bölgesinde aşikâr olduğunu kaydeden Medvedev, dünya ekonomik krizini çözme görevini bilhassa APEC ülkelerinin üstlenmesi gerektiğini savunuyor. Küresel krizin, enerji ve gıda güvenliğini öncelikli meseleler yaptığına dikkat çeken, APEC üyesi birçok ülkenin, kriz sonrası dönemde kilit pazarlarda söz sahibi olacaklarını savunan Medvedev, piyasalardaki dengesizliklerin ve belirli bazı ülkelerin yanlış ekonomik politikalarının küresel ekonomik krizi tetiklediğini belirtiyor. Çok kutuplu bir uluslararası malî ve ekonomik sistemin tesis edilmesini kilit mesele olarak değerlendiren Medvedev, yazısında daha esnek çağdaş bir uluslararası ticaret sisteminin kurulması ve bölgesel para birimlerinin güçlendirilmesi için APEC ülkelerinin karşılıklı ticaret hacimlerinin yeterli olacağını kaydediyor.

Barış ADIBELLİ

TUSAM Asya-Pasifik, Çin Danışmanı

Kaynak: Cumhuriyet

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir